Hristiyanlık'ta Sevap ve Aracı (Günahların Bağışlanması) Meselesi?

İtham:

Hristiyanlara göre sevap diye bir şey yok. Ancak var olan günahlardan temizlenmek var. Kur'an'da vurgulanan Allah ise diyor ki, ey kulum! sen bir kötülük düşünsen sana bir günah yazmam ama iyilik düşün bir sevap yazarım. bir kötülük işlersen bir günah; ama bir iyilik işlersen 10sevap yazarım. Hani olur ya, günaha da kayar aklın, sana tövbe istiğfar gibi bir porçöz veriyorum, bundan güzel temizlik yoktur. Hele bazı günler gelir, o gün yaptığın her iyiliğe misli ile sevap yazarım. Hele sen bir de şehit oldun mu sana insan aklının almayacağı kadar güzellikler ihsan ederim diyor. buna rağmen bir kötülük işlediğinde yalnızca bir günah yazarım diyor. yani ne oluyor burada? Allah kulunu seviyor. Tövbe et affedeyim diyor. ve tövbeyi birebir Allah'a yapıyorsun aranıza aracı koymuyorsun. Papaz kim ki günah temizlesin. Allah ile kul arasına kimse giremez. kimse.

Cevap:

Hristiyanlarda Sevap Konusu:

Hristiyanlar da sevap diye bir şey yoktur demişsiniz. Sevap derken neyi kastediyorsunuz acaba? Sevap, iyilik yapmaktır. C.S.Lewis’i duymuşsunuzdur. Özellikle Narnia Günlüklerinde Türk Lokumunu dünyaya tanıtan bir yazardır. Büyük bir düşünürdür. O, Özde Hristiyanlık adlı eserinde şunu der:

Hristiyanlar Cennete gitmek için iyilik yapmazlar ya da İyi olmak için iyilik yapmazlar. Hristiyanlar Tanrı tarafından kurtarıldıkları ve Cenneti armağan olarak aldıkları için iyilik yaparlar. Hristiyanlar, Tanrı’nın iyiliğine sahip oldukları için iyilik yaparlar yani iyilik ya da iyi işler Gerçek bir Hristiyanın imanının meyveleridir. İsa’nın sözüne iman etmiş ve itaat eden bir kişi kendisinde olanı olmayan ile paylaşır ya da insanları yargılamak yerine onlara yardım etmeyi seçen kişilerdir. Gerçek Hristiyanlar düşmanları için bile hayır duası ederler.

Bir kişiye Hristiyan deniyorsa o Tanrı’nın lütfunu, sonsuz kurtuluşu tatmış kişilerdir. Tanrı sana armağan veriyor yahu! Sonsuz bir hayat. Kiminle Tanrı ile...

İşte bir Hristiyan vatanının göklerde olduğunu bilir. Kendisini Tanrı ile sonsuz bir hayatın beklediğini bilir.

Bu yüzden iyi olmayan iyilik etmeyen bir iman, iman değildir bir Hristiyan için. Bunun dışında Hristiyanlık ta sevap ile Cenenete gidilmesi gibi bir durum yoktur. Hangi insanın sevapları Cenneti satın alabilir. Hangi insan Tanrı’ya rüşvet verebilir. Sevap yaptığımız da ekstra bir ödül mü kazanıyoruz yoksa zaten insanların iyi olanı yapması mı gerekir?

Sen hiç ben çalmadım deyip de mahkemeden ödül talebinde bulunan bir kişi gördün ama çaldığı için eza alan çok kişi var. Dikkat edilmesi gereken şey kendimizin ne kadar iyi olarak düşündüğümüzdür.

İsa şöyle der:

İyi olan tek Tanrı’dır.

Şu gerçeği anlamak lazım. Bazılara belki senin hakkında iyi olarak bahsedecek ama sen gerçekten de iyi misin? Eminin hayatında sayısızca günah işlemişsindir. Böyle diyince yok efendim ben zina etmedim çalmadım diyen çok ama Acaba hiç mi haksız kazanç sağlamadın, yalan söylemedin, Bşakasının malına göz dikmedin, birisine şehvet ile bakmadın ...

Sen de en az diğer insanlar kadar kurtarılmaya ihtiyacı olan bir güahkarsın!

Şöyle demişsin:

Kur'an'da vurgulanan Allah ise diyor ki, ey kulum! sen bir kötülük düşünsen sana bir günah yazmam ama iyilik düşün bir sevap yazarım. bir kötülük işlersen bir günah; ama bir iyilik işlersen 10sevap yazarım. Hani olur ya, günaha da kayar aklın, sana tövbe istiğfar gibi bir porçöz veriyorum, bundan güzel temizlik yoktur. Hele bazı günler gelir, o gün yaptığın her iyiliğe misli ile sevap yazarım. Hele sen bir de şehit oldun mu sana insan aklının almayacağı kadar güzellikler ihsan ederim diyor. buna rağmen bir kötülük işlediğinde yalnızca bir günah yazarım diyor. yani ne oluyor burada? Allah kulunu seviyor. Tövbe et affedeyim diyor...

Allah’ın isimlerinden birisi nedir biliyor musun?

El-Adl ve el-Hakemdir!

EğerAllah adaletliyse herşey uygun karşılık vermelidir değil mi? Bence sen bu konulara biraz daha düşünmelisin. Sana bir soru:

Eğer Allah o kadar da “merhametli ve affeden” ise niye şeriat var! Neden çalan adamın eli gidiyor hani Allah merhametliydi. Diyelim bir kesimse çok iyi olan yardımsever, paylaşımcı olsun. Bu adam herşeye karşın günün birinde bir suç işlesin acaba senin Allahının şeriatine göre o adamın iyilikleri onun cezasını kaldırıyor mu? Ben şahsen Arap ülkelerinde böyle bir şey görmedim... O zaman dikkatli olmak lazım. ŞERİAT göze göz dişe diş der!

Senin yaptığın her günah Allaha karşı bir itaatsizlik ve onun emirlerine bir başkaldırıdır. Baş kaldırının da bir bedeli olmalıdır. İşte Kutsal Kitap bize onun ÖLÜM olduğunu söyler. Bunları çok dikkatli bir şekilde değerlendirmelisin..

Bir diğer konu aracı meselesi:

Bak kardeş! Sana kim Papazların günahları affettiğini söylüyorsa hikaye anlatıyor.

Kutsal Kitap şöyle der:

Çünkü tek Tanrı ve Tanrı’yla insanlar arasında tek aracı vardır. O da insan olan ve kendisini herkes için fidye olarak sunmuş bulunan Mesih İsa’dır. (1.Timoteos 2:5-6)

İsa Mesih kendisinde dediği gibi dünyanın günahları için kusursuz bir kurban olarak kendini feda etmek için gelmiştir. Bu yüzden bizler için aracılık edebilmektedir. Bizler için tek bir aracı vardır: İSA MESİH!

Onun sayesinde günahlarımızın bağışına sahip oluruz.

O’nda kurtuluşa, günahlarımızın bağışına sahibiz.

Muhammed’in adının geçip geçmediği konusuna girmeyeceğim çünkü biz bu konuyu sitemizde gani gani işledik yazdık bi zahmet oradan okuyun:

(http://www.islamacevap.net/turkce/muhammed.html)

Ne güzel de demişsiniz Allah Tevrat’ta koyduğu kurallar da hata mı yaptı da İncil’i gönderdi demekle. Bende zaten yukarıda bunu anlattım İncil Tevratı tasdik eder ve şunu der: Hiç bir kişi Yasan’nın Gereklerini eksiksiz yerine getiremez! Bu yüzden Yasa ile kurtulmaya çalışanlar başarılı olamazlar ama İsa gelmiş ve günahsız bir şekilde yaşamış Yasa’yı kusursuz bir şekilde yerine getirmiş ve bizler için kurtuluş imkanı sağlamıştır.

Ferisiler ile ilgili bir alıntı yapmışsın:

Matta 23: 15 Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler , iki yüzlüler! Tek bir kişiyi dininize döndürmek için denizleri, kıtaları dolaşırsınız. Dininize döneni de kendinizden iki kat cehennemlik yaparsınız.

Oysa Ferisiler İncil'in sözlüğünde İsa mesih döneminde dindar bir yahudi mezhebi. Bu mezhep kutsal yasaya ve yüzyıllar boyu yasaya dayandırılan dinsel kurallara sıkı sıkıya bağlandı. şeklinde açıklanmıştır. Madem o kadar dindar, neden İsa bunlar için böyle bir şey demiş?

İsa hiçbir zaman şunu demedi. Siz ferisiler Kutsal Yasayı metinsel olarak tahrif etmişsiniz bozmuşsunuz... Eğer dürüst bir şekilde İncil’in Matta 5. Bölümü okursan orada diyor ki şöyle şöyle duydunuz... Ferisiler o dönemin dindar adamları ama İsa’nın söylediği dindarlığı Tanrı olmadan hiçbir işe yaramadığıdır. Ferisiler Kurallara odaklıydılar. Bunun yanında Ayetleri yorumluyordular. İsa dedi ki koşunu sevip düşmanından nefret edeceğini duydun...

Kutsal Kitap’ta düşmanından nefret et diye bir ayet yoktur. Bu ferisilerin yorumsalıdır. Bu yüzden İsa onları eleştirir. Kutsal Yasa’nın bağıra bağıra söylediği vaat ettiği Mesih gelmiştir ama onlar bunu fark etmek istememektedirler. Eğer Yuhanna 8. Bölümü okursan bunu açık ve net görürsün!

Ayrıca İsa sürekli Tevrattan Zeburdan alıntılar yapar Sinagoglar da Kutsal Yzıları okur örneğin İncilde şunu okuyoryuz:

İsa, büyüdüğü Nasıra Kenti’ne geldiğinde her zamanki gibi Şabat Günü havraya gitti. Kutsal Yazılar’ı okumak üzere ayağa kalkınca O’na Peygamber Yeşaya’nın Kitabı verildi. Kitabı açarak şu sözlerin yazılı olduğu yeri buldu: 

Rab’bin Ruhu üzerimdedir. 
Çünkü O beni yoksullara Müjde’yi iletmek için meshetti. 
Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, 
Körlere gözlerinin açılacağını duyurmak için, 
Ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak 
Ve Rab’bin lütuf yılını ilan etmek için 
Beni gönderdi.”

Sonra kitabı kapattı, görevliye geri verip oturdu. Havradakilerin hepsi dikkatle O’na bakıyordu. 

İsa, “Dinlediğiniz bu Yazı bugün yerine gelmiştir” diye konuşmaya başladı.

İsa ve Öğrencileri çoğu kez Tevrat’tan ve Zebur’dan alıntılar yaptılar. Sanırım İsa ya da öğrencileri tahrif edilmiş olduklarını bildikleri kitaplardan alıntı yapmazlardıJ

İsyan ile ilgili bir şey demişsin ki Tanrım bir facia bir komedi!! Bence hiç bir yer de peygamberlerin hiç terslemez bir kişi olduğunu düşünmüyorum. Allah aşkına size kim bunları söylüyor yoksa vahiysel bir bilgi mi alıyorsunuz. Eğer bir Peygamberin peygamber olup olmadığını anlamak için önceden kitap verilenlere sormanız gerekir

Verdiğiniz ayette de İsa Allahın işlerini görenlerin imansızlıklarından dolayı onları arazlıyor ki bence Gerçek bir Tanrısal kişi Tanrı’nın vahyini reddedenleri ve Tanrı’nın işlerini görmezlikten gelenleri azarlayan kişidir. Öyle ki onları doğru yola iletsin değil mi?

Ayrıca acaba hiç Muhammed kendisine inanmayan kabileleri terslemedi mi ? Verdiğiniz hadis neyin hadisidir. Masallar uydurup uydurup bunlar sağlam hadistir diyen  kişilerden misiniz yoksa?

Demişsiniz ki İsa İsrail halkından olmayanlara yardımı reddediyordu. Hade canım! İncili hiç ama hiç okumadığınızı nasıl belli etmek için bu kadar çabalıyorsunuz anlamıyorum. Bakın referans ayetler yazıyorum :

Matta 8 – İsa bir Romalı Yüz başına yardım ediyor!

Matta 15- İsa Kenanlı kadının kızına şif veriyor ...

İsa sözlerine dikkat etmekte fayda var. İsa sadece belli bir kesime değil herkese konuşuyor:

Matta 17: 17 İsa, "Ey imansız ve sapmış kuşak! dedi. "Sizinle daha ne kadar kalacağım? Size daha ne kadar katlanacağım?